24 Haziran 2008

Nürnberg'te Torunum Cemre 'nin ilk adımları Ve Pikniğimiz..



Nurnberg'te dokuz aylık torunum Cemre ilk adımlarını attı . Ve bana geldi.. Ne mutlu bana ...
Çok şirin bir oteldi kaldığımız yer....Kahvaltıları meyvaları ve antika ama çok güzel bir piyanosuyla  huzurlu ve zarif bir ortamdı .Unutmadan...şatoların arasından akşam vakti  kızımın her yeri kendisi bulma isteğine va başarısına uyup peşinden koşturarak !!!gittiğim  ve alman iş arkadaşlarıyla beraber olduğumuz restorant  mekanı egzotik  ve  değişikti...Bu sefer sosislerini beğenmedim ..*******Ama böyle bir tarihi ortamda  kızımla ve torunumla olmak yeteri kadar beni mutlu etti..
Neyseeee....Ve Cemre'nin birde arkadaşı vardı!!!  Otel  sahibinin  Cemre'den bir ay büyük  Sofi adlı kızı....Arada kapıştılar Cemre  onu elleriyle incelemeye hatta üstüne çıkmaya kalkınca bebek çırmakladı torunumu.......Neyse... tecrübe tecrübedir......Ama zaman zaman
piyano çalarakta torunumu  sakinleştirdim .   Bebek ve müzik ortak bir dil oluşturdu.. almanlarla aramızda.....
Dediğim gibi otel  şehir parkına ve eski şehire yani şatoların bulunduğu bölgeye  yakındı.. Arabasıda vardı Cemre'nin . Sabah annesi gittimi bir sabah uykusu ve .. yiyecek alışverişi ve  park.. Ama öyle temiz ve az insanlıki  .. göl kıyısı ördekleri ile sanki bir vaha ....Yeşil heryere sinmiş göl ile  ağaçlar sanki iç içe...Ve etrafta sakin anneler bebekler veya güneşlenen insanlar ..  doğa bozulmadan yaşanıyor....Yine gelelim torunuma..
  Arabasını iterek yürütmesi ve bu konudaki ısrarı , ciddiliği  ve şapkasıyla..  beni  çok güldürdü...minicik dokuz aylık.....yürüyen birşey... yeşillikler içinde....doğa işte böyle güzel.....ömür törpüsü oldu.. sevimliliğiyle ışıltılı  gülüşüyle ..... gülücük Cemre...... annesi ve teyzesinin çocukluğunu yeniden yaşatıyor bana ama çok sakin ve sabırlı olarak sadece sevmeye vakit kalıyor ... Göl kıyısında yürüyüş ve çimenlerin üzerinde uzanmak için hazırlanmış kanepede dinlenme... Ve Cemre bebenin  mama saati ,uyku saati...... böcek gelmesin diye .. üstünü korunaklı örtme... azıcık mıkırdadımı..... hemen ördeklere yiyecek atma .. hav havlarları sevme.. yada en mutlu olduğu.. hadi yürüyelim ler..-------..Yeni öğrendi ya .. o sevinç görülecek şey....bir heyecan bir acele.... minik adımlarla .. elleriyle dünyayı avuçluyor sanki.....herşey onun....  .. Cemre bebe beni ruhen dinlendirdin ..Dünya tatlısı torunum benim..

23 Haziran 2008

Veeee 'Wedding' ..... Düğün.....Atlanta


Romantik  komedi türü  ABD  ye ait bir filmi seyrederken  sanki beyaz  perdenin içine girdim ve  kızımın düğününü yaşadım ..
Biz onların adetlerini  herşeylerini  biliyoruz .. Çünkü onları  seyrederek büyüdük ....ama onlar bilmiyor ... bizleri ... biz anlatmalıyız ... ...Ve hep çaba sarfetmeliyiz ,bunların güzel taraflarıda var  komik taraflarıda ... tabiiii...
         WEDDING PARTY..
Benim   sevimli kızla aynı otelde kalıyoruz düğün öncesi... Bu sefer Atlanta 'da bekarlığa veda partisi yani esas seramoni ... ailenin kızı Chirista İpek ve nedimeleri bir yerde .. Micheal ve erkek kardesi David bir yerde  eğlendiler .. ve bende anne Ada ile bir İtalyan Restorant'a gittim .. Baba George da arkadaşlarıyla pipo !!!! gecesi yaptı .. O kadar meraklı ki çok esaslı bir koleksiyonu var ...İçmekten ziyade ......
Tabii bunlar için esaslı program yapılmış yerler ayırtılmış ....
Herkez saatinde hazır olmalı .. Benim ve kızlarımın jet !! hızına alışık olmamızın daima faydası oldu ...Dışarda yemek  ,ev barbekü partileride düğün öncesi   olaylarıydı....
Ailenin ev hayatı düzenli... bahçeli ev .. her ferdin iyi marka arabası evde kedi ,köpek,çiçekler .. çocukları ve çocuklarının sevgilileri  ve hepsinin  malum amerikan tipi mutfaklarında  daima beraber olması ....ve Atlanta sıcağı nedeniyle klimalar ... ense kökümün ve sırtımın soğuk a alışması zaman aldı tabii heheheh yaz günü bile yanıma ceket alıyordum .
.Misafirlerimiz geldi... Kalıcakları otel ayarlandı... Baş nedime  tatlı kız Derin   İpek'in arkadaşı .'baş nedime  olucak , benim en yakın arkadaşım'   diye az tepinmedi yine benim kız ...el birliğiyle bu isteğimizde oldu ...evde kız kardeş varsa o olurmuşta  !!!!Damadım çok sabırlı...Bakalım hep sürecekmi?
Ve  Eğinlioğlu kuzen Uğur Toronto'dan  geldi iyi oldu....Nikah  şekerleri lokum ,yemekte baklava ve dansözümüz ... ve biz Türk'ler    .....Düğün program dağıtımında   çini desenleri kullandılar  ....Benim Amerikalı damadımın  fikriydi..çok zarif bir jest oldu....
Düğün günü bizim kız sabahtan kuaförüne gitti .. ben her zamanki gibi saç manikür hertürlü işlemleri kendim başardım .
Ayrıca ingilizce konuşmaktada  ısrarlıydım  ve ufak hatalarımdan biri ? çatal  ' fork 'kelimesinin ingilizcesini yanlış telaffuz edip erkek cinsel organını söylemek gibi  .....anlıyanlar anlamıştır!!!!Ama ben tüm bunlara rağmen' can siperane 'derdimi anlatmakta israrlıydım .. bayağıda başarıyordum .. İpek in yüzündeki renk değişimlerini geriliminide unutmuyordum tabiii
'yabancı damat'olayı..... hahahahahah
Efendim ... düğün yerine gidiş.. bu konularda sonderece centimenler amerikalılar .. gayet güzel giyinip almaya geliyorlar .....
 Ancak  yol    ederken sarıldıktan sonra siz  daha arabaya binmeden arkalarını dönüp kapılarını kapatıyorlar .. sizi sap gibi bırakıyorlar ...    Hele  bizde kapıda    durup el       sallamak ve hatta  uzun yol için     su dokmek  de  var ... tabiii     ufak bir kapla ....heheheh bir kere yol etmek için bir bardak suyla çıkmıştım  benim sevimli  damadım başını uzatmıştı .... yine komik .... .
Birde   aman tanrım son derece gürültülü  gülüş ve biri içeri girdiğinde yerlerinden bile
kıpırdamadıkları gibi ayaklarıda burnunuzun dibine kadar uzatmış vaziyette durabilirler.
İşte sevimli ve renkli düğün başlangıcındaki farklılıklarımız......
..
Düğün yeri' Rüzgar Gibi Geçti'  filmindeki evlerden  biri.. Benim gelin kızın nedimelerinden biri de  Nathaly .. kızımın  sınıf arkadaşı ve opera sanatçısı .... kocaman bir melez kızı ..Ve düğün için özel şarkıları söyledi....Ve damadımın erkek arkadaşları ve' best man 'dedikleri yani 'sağdıç'   Mike ın erkek kardesi David idi ..  Farklı bir çocuk ama ben sevdim onu ve sevgilisi Nıchole  ..ve kızımı tebrik ediyorum bu kadar farklılıkta ilşkilerini yürüttüğü için ...
Fotoğraf çekimleri ,  dua bölümü .. hediyelerin açılması.. en değişik hediyede David'in kız arkadaşı Nichole' den .. Californiya' da  özel hazırlanmış şarapların şişelerinin üstünde  Mike ve İpek' in  fotoğrafları ve isimlerinin olması idi ... hoş şeyler tabii .. Bir din temsilcisi konuşma yaptı zaten  belediye nikahı  evvelden New York'ta kıyılmış  ve Türkiye'ye bildirilmişti ...
Hele o sahne yürüyüşünde herkezin bir sırası var erkek anne babası ve ben sonra ... iyide benim ayyakkabı eteğime dolanmazmı aklıma gelen başıma geldi az daha düşüyordum ..  amaannnn gülüverdim geçtiiiii ....   düşmeler hep başıma gelir zaten...... dönüş yürüyüşünü kurtardım ama sırayı kaçırıyordum .. kayınvalide dünür hatırlattı neyeseeee dua edilirkende bende içimden hayırlısı olsun dedim....ne olucak başımızı öne egiverelim dua edilirken ..... Yaratıcı... birtek güç değilmi ....Dedimya çocukların sevgileri güzel ...Sonra kokteyl ve  daha sonra yemekler.. çok güzeldi.. yengeç etinden ezme enfesti....
Ama 'slide show'daki fotoğraflarımız da benim göz yaşlarımı akıtmama sebep oldu..Çünkü gurbet.. işte kızlarımın özel anlarını ayrı yaşamama sebep oluyor.. Kısmet denir ya....
Herşey içtendi dans ettim..  Baba George ve kardeş David ile..Anne Ada dansözle karşılıklı kıvırtmaya çalıştı... sevimliydi.....Güzeldi herşey ... Gelinle damadı yol ettik  sıvı baloncuklar altında...Ve Carlton Ritz otelindeki odalarına gittiler..Ailenin fertleri memnundu  herşeyden.....
Düğünün ertesi günü İstanbul 'daki düğünümüz ve kendi kültürümüzle ilgili bir konuşma yaptım ..Kültürümüzün dansözle !!!sınırlı olmadığı şakasıyla başladım konuşmaya.... Çünkü gelme konusunda kararsızdılar ve Ada 'nın bir ameliyat durumu vardı.Ancak daima çocukların Atlanta'ya gelmelerini isteyen tutumları ve NewYork 'taki yaşamın zorluklarını sık hatırlatmaları nedeniyle çocuklara cesaret vermemiz gerektiğini ve gerekirse İstanbul'da yaşayabileceklerini benimde ilerde  maddi gücümün onlara destek olabileceğini.. ve kararın kendilerine ait olduğunu belirttim .
Michael'in ailesinin yanındaki tarafsız tutumu haklı olarak konuşmamızı savunması çok hoşuma gitti.Onun tavrı benim için çok önemliydi ...Birbirleriyle konuşuyorlar   tartışıyorlar ... Dinliyor ve değer veriyorlar...İlerisini düşünüyorlar .. Veee tüm bu konuşmalar  benim tercümanım vasıtasıyla  oluyo!!!!! tabii tercümanım  gelinkız....
Ve dönüş.. Mike ,İpek ,ben  ve arkadaşları  Mattio .. ve kocaman jip ve Mat 'ın kontrbası..ve ABD nin doğusunu Atlanta 'dan NewYork'a geçtik .... Kuzey ,Güney Carolina,.. sevimli anlar ... Kuzey Carolına  üniversitesinin bulunduğu şehirde  yediğim pizzanın lezzetini  ve  içtiğim şarap ın tadını ..unutamıyorum. Sonra yolda bir gece kalış..ve Waşington ...amaaan ne sıcak .. başıma güneş geçmesin diye   serinlemek için başıma  Anadolumuz usulu   su döküp durdum .Arada benim kızıda suluyordum tabiii.. bizi terledi sanmışlar....heheheh pek şaşırdılar... çeşme olsa  başımı altına sokuverirdim hahayyyy.....
NewYork'ta  İstanbul'a dönüş öncesi Michael sürpriz yaptı ve göl kıyısı..TeeryTower,Nycak..İlk önce göl kıyısında bir güzel piknik yaptık sonrada Hudson nehri kıyısı  ve Manhatten 'a uzaktan bakış şarap ve bu okyanuslar ülkesinde güneşin batışı..Sevmeliyim bu ülkeyi.. kızımı gelin ettim buraya ...
Şimdi benim şehrimde düğün vaaaarrrr     İstanbul..Sepetçiler  Kasrı.'.kırk  gün kırk gece düğün' derler ya........  Hayırlısı olsun ... 



11 Haziran 2008

EVDEKI HAZIRLIKLAR!!!!! VE BENIM EV ARKADASIM " GIZMO " YANI " FARINELLI KEDI"


Dugun yerine  yolculuk  ve  adeta sahne gosterisine !!!! hazirlik hengamesinde  ve kizimin maalesef benim gencligime benziyen heyecanlari nedeniyle bir bagiristir gidiyor …Michaela sabirli … ve  ben kendimi   disarda cimenlerde  dolasip , banklarda otururken buluyorum  yada  hafta sonu ise sirin sanat fuarlarinda cok ilginc konserler  izliyorum  ve el  becerileri  sergilerini dolasiyorum .. …

Istanbul da cocuklar cok yogun ise kendi evime gidiveriyordum.. …Ama burda olamiyor iste … …Her guzelin bir zorlugu var …

…B u arada bana  ev arkadasi ‘ Gizmo “ cildirdi hayvan !!!!…  kosuyor zipliyor ve kimseye rahat vermiyor …… Cocuklarin nisaninda yuzukler boynuna bagli olarak dunurler getirmisti ….Kocaman olmus bir senede ve hadim edildigi  icin bu arslan !!!!  ciliz miyavliyor ….Farinelli..,..  Italyan ve unlu bir soprano ‘ opera sanatcisi gecmislerde ..Sesi erkek cocuk sesinde olagan ustu guzel olmasi nedeniyle ve ilerki yaslardada oyle olmasi icin 11 yasinde hadim ediliyor … Iste”  Farinelli  kedi “ bu nedenle olustu beynimde ,,,,,,

Dugun oncesi gunler Atlanta  da cay davetleri  tanisma  barbeku partileri  vs…yakinlara sozlu program bildiriliyor…… ve resmen dugune giriste de davetlilere yazili  program veriliyor…./!!!!heheh…..Amerikali dunur de pek cabuk parliyor  canim  neyse ve hemen geciyor .. bakalim bu huylarida bana benziyor .. Ama yinede yabanci kultur ve din  bazen iliskiler bicak sirtinda olabiliyor …..devlet politikasi gibi hehehehehh…buyuk kizimdanda tecrubeliyim.. ya… yaniiii …

New York"taki Bekarliga Veda Partisindeeeeen....Atlanta"daki Dugune

Bizim kina gecelerimiz nasil sehre tasininca, kirmizi duvak   ve agit   yerini  ..parti ve kizlarin eglencesine  biraktiysa , buralardada erkekler bekarliga   veda  ederken  simdi  kizlarda bekarliga veda ediyor ….heheh

 Bizde kizimin arkadaslari ile  bu tip partiler icin West Village de Lips(dudaklar) adli bir kabare bara gittik …Ve Travestilerin hem program hemde hizmet ettikleri bu yer genc kizlarla  dolu idi …Ve bizim”Huysuz Virjin “ imizi arattircak denli esprilerle bizim kizlar dahil bayagi costular.. Tabii benimde kizimin uzakta olusunu unutturuyor boyle eglenceler ….Ya iste geceleri eve donerken bile NewYork delicesine egleniyor .. ve kimse kimse ile ilgilenmiyor .. Kulturler karisimi cook farkli ve entersan bir .. kultur getirmis….ve tabii okyanus buyuklugundeki anlik iklim degisikliklerine daima hazir olmak lazim .. Gunes yagmur  ve firtina …. Pespese geliyor ve gidiyoorr…….

NewYork banliyoleri nde  New Canaan ,Bedford,Westchester , White plains .. yerlesip Manhattan i yasamak ta  guzel bence …

01 Haziran 2008

New York"ta Bir Meslekdasim... Basarili Turk kadini Av . Sevil Ozisik .


  NewYork Turk Ticaret Odasi Baskani …Iki cocuk annesi … guzel ve sakin ve guvenli…  ve cok genc… Manhatten Wall Streett”te office …onur duydum .. Ve kizim Ipek ile bizi davet etmesi ve uc saat  kizimla idealleri hakkinda gorusmesi ve basarilari ve kizimin ve damadimin  cesurca basladiklari ve icinde sevgi barindiran yasam  yolu ile ilgili gorus bildirmesi ve benim soylemek istedigim ,ama  yurt disinda mucadele veren cocuklarima  zaman zaman ulasamadigim konularda  sakin aydinlatici bilgiler sunmasi .. Beni  colde vaha bulmus gibi rahatlatti tesekkur ederim  kendisine.. ..Sevgili Sevil Ozisik,ayr ica buyuk kizim Petek i hatirlattin bana …. Din hakkindaki sohbetimizde “ bir insan ne sekilde !!iyi oluyorsa hepsi kabulum” .’.diyerek hayat felsefesinide anlatmis oldu …

 

Amerikada basari kazanmak ayrica kadin olarak basari kazanmak saygi duyulacak konu . Tabii avukat olmasi beni dahada heyecanlandirdi ...Ornek  insanlardan    ne cok sey ogreniyoruz .Sevil ozisik in  Amerika da    genclere yol gostermesi …destek olmasi  Ayrica ”.Turkey Of America “adli bir dergiylede  ilgilenerek  konumu geregi  ulkemizin tanitiminada faydali olmasi .. cabalarindan bir tanesii…Tabii hukuk burosundaki   meslekdaslarinin   destegini unutmamamali..

 …Nasilmi buldum  kendisini ?/. Olur bana boyle karsima  cikar cunku ben “insan mucevherini” ariyorum daima … Hayattaki  cabam bu ….

Televizyondaki ABD ile ilgili  bir programda Turk lerin  dava islemeleri ile ilgili  haberde   hukuk gorusunu bildirdi Sevil Ozisik...Amail  adresine yasamimi , cocuklarimi yazdim ve sizle bizi paylasmak istiyorum dedim …ve cevap geldi arkadaslik basladi // birey basarisi durust ise kendi benzerini buluyor…..

Iste bu… insan her  yerde insandir .. dunyanin obur ucunda bile olsa …